Ankara’daki “Kaza” Yüksek Hızlı Trenlere Dair Benimsenen İmaj Politikasının Yanlışlığını Göstermektedir

MMO 13 Aralık 2018, Perşembe

Oda Başkanı Yunus Yener, bugün Ankara’da meydana gelen Yüksek Hızlı Tren (YHT) kazası üzerine bir yazılı açıklama yaptı.

Ankara’daki “Kaza” Yüksek Hızlı Trenlere Dair Benimsenen İmaj Politikasının Yanlışlığını Göstermektedir

Bilindiği üzere bu sabah Ankara-Konya seferini yapan Yüksek Hızlı Tren (YHT), Yenimahalle Çiftlik’te bulunan Marşandiz istasyonunda aynı hat üzerinde bulunan ve yol kontrolünden dönen kılavuz lokomotif ile çarpışmıştır. Bu “kaza” sonucu, şu anki bilgilere göre 3’ü makinist 9 insanımız yaşamlarını kaybetmiştir ve 47 de yaralı bulunmaktadır.

Öncelikle yaşamını kaybeden insanlarımızın ailelerine başsağlığı, yaralanan yurttaşlarımıza acil şifalar diliyoruz.

İlk belirlemelerimize göre Ankara-Sincan arasındaki YHT hattında, hatlardaki trafiği yönlendiren sinyalizasyoneksikliği bulunmaktadır. Hattın durumu ile ilgili olan görevliler bu ciddi eksikliği ilkel bir yöntemle yani birbirleriyle tesiz/telefon görüşmesi yoluyla kapatmaya çalışmaktadırlar.

Edindiğimiz ilk bilgiler de göstermektedir ki bu “kaza”, 22 Temmuz 2004 tarihinde 41 yurttaşımızın ölümüne 81 yurttaşımızın yaralanmasına yol açan Pamukova “kazası” gibi YHT’ye ilişkin izlenen imaj politikasının bir sonucudur. Gerek bu durum gerekse bu yıl 8 Temmuz’da Tekirdağ-Çorlu’da yaşanan “kaza”nın da gösterdiği üzere izlenen demiryolu politikaları oldukça sorunludur ve facialara davetiye çıkarır niteliktedir.

Toplu ölümlere de yol açan “kazaların” çoğu, bilim insanları, uzman meslektaşlarımız ve bilirkişi raporlarının da gösterdiği üzere mühendislik bilimlerinin gereklerinin yerine getirilmemesi, teknik ve altyapı eksikleri, zemin etüdü çalışmalarının yapılmayışı, bakım-onarım, yenileme çalışmalarının yetersizliği, personel yapısındaki nitelik düşüşü ve sayısal azalma nedeniyle yaşanmaktadır. Öyle ki kamu hizmeti anlayışı yerine piyasacı yaklaşım benimsenmiş, mühendislik hizmetleri ve kriterleri kısıtlanmış, teknik mükemmellik yaklaşımı terkedilmiş, altyapı ile bakım, sinyalizasyon, elektrifikasyon yatırımları ihmal edilmiş, bakım atölyeleri kapatılarak azaltılmış, TCDD’nin taşınmazları ve limanları satılmaya başlanmış, çalışanlar güvencesiz çalışma biçimlerine tabi kılınmış, personel sayısında ciddi düşüşler olmuş, liyakatli teknik personelde azalma yaşanmıştır.

İktidar, çağdaş bir gereksinim olan YHT’lere ilişkin imaj politikasını terk etmeli ve ifade ettiğimiz eksiklerin üzerine gitmelidir. Aksi takdirde benzer faciaların süreceğini üzülerek belirtmek isteriz.

Yunus Yener

TMMOB Makina Mühendisleri Odası Başkanı